Herhangi bir sorunuz var mı?
+90 544 130 39 00
Depresyon

Depresyon Nedir?

Klinik olarak majör depresif bozukluk (MDB) olarak adlandırılan depresyon, bireylerin duygularını, düşüncelerini ve günlük işlevselliklerini etkileyen yaygın ve yıkıcı bir ruh sağlığı durumudur. Zaman zaman yaşanan üzüntü ya da duygusal dalgalanmalar insan yaşamının doğal bir parçasıyken, depresyon bu duyguların kalıcı ve şiddetli bir biçim alarak kişinin kişisel, mesleki ve sosyal yaşamını önemli ölçüde bozduğu bir ruhsal durumdur.

Tanım ve Yaygınlık

Depresyon, en az iki hafta süren kalıcı bir düşük ruh hali veya zevk veren etkinliklere karşı ilgi kaybı ile karakterize edilir. Bu durum bilişsel, davranışsal ve fiziksel belirtilerle birlikte seyreder. Her yaştan, cinsiyetten, sosyoekonomik düzeyden ve kültürden bireyleri etkileyebilen depresyon, tek bir nedenden değil, genetik, biyolojik, çevresel ve psikolojik etkenlerin etkileşimi sonucunda ortaya çıkar.

Kadınlarda depresyon tanısı istatistiksel olarak erkeklere kıyasla daha sık konulsa da, araştırmalar erkeklerin depresif belirtilerini bildirme ya da psikolojik yardım arama olasılıklarının daha düşük olduğunu göstermektedir. Bu nedenle erkeklerde depresyon sıklıkla tanısız kalmakta ya da yanlış değerlendirilmektedir ve genellikle öfke, saldırganlık veya madde kullanımı şeklinde kendini gösterebilir.

Depresyon Türleri

Depresyon farklı şiddet ve sürelerde ortaya çıkabilir. En yaygın biçimleri şunlardır:

  1. Majör Depresif Bozukluk (MDB): En az iki hafta süren sürekli düşük ruh hali veya anhedoni (zevk alamama) ile birlikte günlük işlevselliği bozar.

  2. Süreğen Depresif Bozukluk (Distimi): Belirtileri daha hafif ancak en az iki yıl süren kronik bir depresyon türüdür.

Bunların yanı sıra bazı özel depresyon türleri de vardır:

  • Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu (MDB): Mevsim değişiklikleriyle ortaya çıkar, genellikle sonbahar ve kış aylarında kötüleşir.

  • Psikotik Belirtili Depresyon: Depresyonla birlikte halüsinasyonlar veya sanrılar görülür.

  • Bipolar Bozukluk: Depresif dönemlerin yanında mani veya hipomani dönemlerinin görüldüğü bir bozukluktur.

  • Üreme Dönemiyle İlişkili Depresyonlar: Premenstrüel disforik bozukluk, doğum öncesi (perinatal) depresyon ve perimenopozal depresyon gibi hormonal değişimlerle ilişkili türlerdir.

Belirtiler

Depresyon, duygusal, bilişsel ve fiziksel belirtilerle kendini gösterir. En yaygın belirtiler şunlardır:

  • Sürekli üzüntü, boşluk ya da kaygı hissi

  • Umutsuzluk, suçluluk veya değersizlik duyguları

  • Enerji kaybı, bitkinlik veya yavaşlama hissi

  • Dikkat toplamada güçlük, karar vermede zorluk

  • Uyku bozuklukları (uykusuzluk ya da aşırı uyuma)

  • İştah ve kilo değişiklikleri

  • Baş ağrısı, mide-bağırsak sorunları gibi fiziksel yakınmalar

  • Sosyal geri çekilme, ilgi ve zevk kaybı

  • Ölüm veya intihar düşünceleri

Her birey bu belirtilerin hepsini göstermez; şiddeti ve süresi kişiden kişiye değişir. Ancak tedavi edilmediğinde depresyon yaşam kalitesini ciddi biçimde düşürür ve intihar riskini artırabilir.

Depresyon tedavisinde genellikle çok yönlü bir yaklaşım benimsenir. Psikoterapi, ilaç tedavisi ve yaşam tarzı düzenlemeleri bir arada kullanılır.

1. Psikoterapi

Konuşma terapisi olarak da bilinen psikoterapi, bireyin depresyona katkıda bulunan olumsuz düşünce ve davranış kalıplarını değiştirmesine yardımcı olur. En çok kanıtlanmış yöntemler:

  • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Kişinin olumsuz düşüncelerini fark edip yeniden yapılandırmasını sağlar.

  • Kişilerarası Terapi (KPT): İlişkilerdeki iletişim sorunlarını ele alır ve sosyal destek ağlarını güçlendirmeye odaklanır.

Bu terapiler yüz yüze ya da çevrimiçi (teleterapi) biçiminde uygulanabilir.

2. Farmakoterapi (İlaç Tedavisi)

Antidepresan ilaçlar depresyon tedavisinde yaygın olarak kullanılır. SSRI ve SNRI grubu ilaçlar en sık tercih edilenlerdir. Etkilerinin görülmesi genellikle birkaç hafta sürer.
Tedaviye yanıt vermeyen olgularda, FDA tarafından onaylanan esketamin burun spreyi gibi yeni tedavi seçenekleri kullanılabilir.

3. Beyin Uyarım Tedavileri

Diğer tedavilere yanıt alınamayan durumlarda elektrokonvülsif terapi (EKT) veya tekrarlayıcı transkraniyal manyetik uyarım (rTMS) gibi yöntemler uygulanabilir. Bu yöntemler, beynin duygudurumla ilişkili bölgelerini elektriksel veya manyetik dalgalarla uyararak etkili sonuçlar sağlayabilir.

4. Tamamlayıcı ve Yaşam Tarzı Yaklaşımları

FDA, hiçbir doğal ürünü depresyon tedavisi için onaylamamıştır. Ancak bazı kişiler D vitamini veya sarı kantaron gibi takviyelerden fayda gördüklerini bildirmektedir. Bununla birlikte, bu tür ürünlerin ilaçlarla etkileşimi olabileceği için mutlaka bir uzmana danışılmalıdır.
Düzenli egzersiz, dengeli beslenme, uyku düzeni ve sosyal etkileşim gibi yaşam tarzı faktörleri de iyileşmeyi destekler.

Kendi Kendine Bakım ve Sosyal Destek

Depresyon tedaviyle birlikte genellikle zamanla iyileşir. Bu süreçte kişinin kendine karşı sabırlı olması önemlidir. Şunlar yardımcı olabilir:

  • Düzenli uyku ve yemek alışkanlıklarını korumak

  • Günlük yürüyüş veya egzersiz yapmak

  • Güvendiği kişilerle duygularını paylaşmak

  • Alkol, sigara ve uyuşturucudan kaçınmak

  • Büyük kararları ertelemek ve danışarak almak

Aile ve arkadaşlar ise anlayış, destek ve teşvik sunarak sürece katkı sağlayabilirler.

Tell your story

    OTHER SERVICES